22.4.12

Dün

Onu özlediğimi daha çok hissettim, yani şöyle düşünün işletim sisteminde arka planda çalışan programlar hissedilmez ya özlem de öyle bir şey, ama bazen kullanımda olan program gibi olur; dün de özlem, kullanımda olan bir program gibiydi. Birini özlediğinizde, sanki kokusu orada olacakmış gibi burun kanatlarınız açıla açıla, içlene içlene nefes alırsınız. Otobüste, inmeme yakın ben de öyle öyle nefes almaya başladım ve dışarı baktığımda onu gördüm...

Özlemenin bu kadar hissedilmesi her insanı yakar, ama onu görünce hafifleyemedim. Yoldan geçen bir adamdı o. .... Çarçabuk telefona sarılıp "seni gördüm bekle beni" deyip de otobüsten çabucak inip sarılacağım bir konumda değildi maalesef. ... Sanırım ona küsmüşüm...


O moral bozukluğuyla eve gitmek istemedim, tek başıma da olsa bir kafeye gidip bir şeyler yemeli, içmeliydim. Onun en sevdiğim arkadaşını aradım, Allah'tan müsaitti. Önce havadan sudan, sonra da biraz ondan konuştuk ve  onu gördüğümü söylemedim, belki de söyleyemedim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder